Yaşanmış öyküler, yani bireylerin gerçek deneyimlerinden yola çıkarak anlatılan hikayeler, tarihsel nitelik taşıyabilir. Ancak bu, öykünün nasıl ele alındığına ve ne derece objektif olarak sunulduğuna bağlıdır.
Eğer yaşanmış bir öykü, belirli bir tarihsel bağlamda, o dönemin olaylarını, sosyal ve kültürel yapısını yansıtan bir şekilde kaleme alınmışsa, tarihsel bir belge olarak değerlendirilebilir. Bununla birlikte, bir yaşanmış öykü, bireysel anılar ve kişisel bakış açısı içerdiği için tamamen objektif olmayabilir. Dolayısıyla, tarihsel bir belge olabilmesi için, öykünün doğrulanabilir tarihsel olaylarla ve belgelerle desteklenmesi önemlidir.
Sonuç olarak, yaşanmış öyküler tarihsel nitelik taşıyabilir ve bu öyküler, özellikle bir dönemin insan deneyimlerini anlamak için birer kaynak olabilir. Ancak, tarihsel bir belge olarak kabul edilip edilmemesi, öykünün doğruluk derecesi ve tarihsel bağlamıyla ne kadar uyumlu olduğuna bağlıdır.